Kaz Dağları

Batısında Dede Dağı, daha sağında Babadağ, Karataş Tepesi ve Sarıkız Tepesi bulunur. Doğusunda ise Eybek Dağı bulunur. Kazdağları üç tepeden oluşur ve bu tepelerden en yükseği olan Karataş Tepesi 1774 metredir. Ayrıca Alp Dağları'ndan sonra Kaz Dağları, en temiz oksijenin bulunduğu ikinci bölge olma özelliğini de taşımaktadır.

Havasının ve çevre koşullarının güzel olması sebebiyle bitki örtüsünde genellikle ormanlar bulunur. Zaten bu bölgede yerleşim de oldukça seyrektir. Bitki örtülerinden en özeli ise bir göknar altı bitkisidir. Bu bitki Türkiye'de sadece Kaz Dağları'nda yetişir. 1988'de çıkarılan bir yasa ile bu endemik bitki türü koruma altına alınmıştır. Yükseklerden aşağılara doğru meşe ve maki görülebilir. Ülkemizin endemik bitki türlerinden 40 tanesi bu bölgede bulunmaktadır.

Ayrıca batıda Tuzla Çayı ve kuzeyde de Gönen çayı doğar. Buradaki akarsuların en önemlileri.

Karamenderes ve Biga Çayı'dır. Bu çaylar çevredeki yerleşkelerin su ihtiyacını karşılar.

Kaz Dağı Milli Parkı ise Balıkesir'de olup doğa temalı bir milli parkımızdır. Kaz Dağları'ndan ismini alan bu park, dağlık bir alanı temsil eder.

Cennet mekân olarak bilinen bu bölgeden eski destanlarda da söz edilmiştir. Homeros'un İlyada adlı eserinde Kaz Dağları ile ilgili anektotlar dikkat çekmektedir.

Truva Savaşı'nın en büyük nedenlerinden biri olan güzellik yarışması da burada yapıldı. Afrodit, Athena ve Hera'nın bu yarışmaya katıldılar. Ayrıca bu bölge, Zeus'un doğduğu yeri temsil eder. Troya'da savaşan ve baş kahramanlardan biri olan Paris de bu dağlarda çobanlık yapmıştır.

Kaz Dağlarının en yüksek tepesi olan Sarıkız'da yıllar sonra bile bahsedilen bir efsane gerçekleşmiştir.

Sarıkız efsanesine göre, o bölgede babası ile yaşamakta olan Sarıkız adında biri vardır. Günlerden bir gün Sarıkız'ın babası hacca gider ve Sarıkız yalnız kalır. Yalnız kalan Sarıkız ile köyde bulunan gençler konuşmak ister ancak Sarıkız kimseyle konuşmak istemez ve onları reddeder. Bunun üzerine köyün gençleri, bu kız hakkında iftiralar çıkarır ve bu bölgede bulunan halka yayarlar. Hacdan dönen babası köylüden bu dedikoduları duyar ve kızını öldürmeye karar verir. Kaz Dağları'nın en tepesine kızını çıkartır ancak ona kıyamaz ve onu öldürmez. Sarıkız'ı öyle tepede yalnız başına bırakır. Köye dönünce onu öldürdüğünü söyleyen baba, bir yandan da kızına bir şey olacak diye endişelenmeye başlar.

Yıllar sonra köye gezmeye gelen insanlar sarı saçlı bir kızın onlara yardım ettiğini ve ermiş olduğunu söylerler. Babası bu kişinin Sarıkız olacağını düşünür ve dağın tepesine çıkar. İşte orada Sarıkız'ı gören baba şükreder ve namaz kılmak ister. Kızından suyu ister. Sarıkız asla uzanamayacağı Güre Çayı'na uzanarak bir ibrik su alıp babasına verir. Bunu gören baba kızının ermiş olduğunu düşünüp şaşırır. Bir süre sonra Sarıkız ortadan kaybolur.

Eşsiz güzelliği ile yurdumuza güzellik kayan Kaz Dağları'nda gezilecek birçok yer vardır. İşte Kaz Dağları'nda gezilebilecek yerler şunlardır:

Son olarak ülkemiz Kaz Dağları gibi daha birçok cennet mekâna sahiptir. Bu tür yerlerin imkânlar dahilinde gezilip görülmesi gerekir. Dikkat edilmesi gereken nokta; insanlarımız bu tür alanları korumada ve çevresel atıklarla kirletmeme konularında daha hassa olmalarıdır.

Kaz Dağları Yorumları
		Kırmızı sayı	Yorumu Gönder >>